Biyografi

Canan Karatay kimdir

Ad Soyad: Osman Girgin Doğum Tarihi: 19 Ekim 1987 Nereli: İzmir Meslekler: ,

Canan Karatay kimdir, Akademisyen olan Canan Karatay, hormonların salgılanma sürelerine göre vücudu izleyen Canan Karatay birçok diyet programı ile kendi teorisini geliştirmiştir.

Canan Karatay, 2 Mart 1943 tarihinde Elazığ’da İzzetpaşa Mahallesi’ndeki Gazi Caddesi üzerindeki bahçeli evlerinde ikinci çocuk olarak doğmuştur. Evlenmeden önceki adı ve soyadı Canan Efendigil’dir. Aslen Harput’lu olan Annesi fizik öğretmeni Vasfiye Efendigil ve babası Avukat Ömer Naimi Efendigil’dir. 4 kız kardeştirler.

Balık burcu kadını olan Canan Karatay ilkokulu, Elazığ Atatürk İlkokulu’nda okudu. İlkokul bittikten sonra Üsküdar Amerikan Kız Lisesi’nde okumak için 11 yaşında İstanbul’a gönderildi ve yatılı olarak okudu. İstanbul Üsküdar Amerikan Kız Lisesinden 1961 yılında mezun oldu. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni ise 1967 yılında bitirdi. Tıp fakültesinde okuyorken, yaz tatillerinde Eskişehir Bardakçı Köyü ve Gaziantep Nizip’te gönüllü olarak çalıştı.

İhtisasını ise Üniversitesi Tıp Fakültesi Tedavi Kliniği’n olarak 1972 yılında tamamladı. İngiliz hükümeti bursu ile Liverpool Regional Cardiac Center’da kardiyoloji alanında uzmanlık eğitimine başladı. 1974-1976 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Tedavi Kliniği’nde baş asistan olarak çalıştı.

Bu sırada Türkiye’de bir kardiyolog olarak (cerrahi yardım almaksızın) bir ilki gerçekleştirdi. Kalıcı ve geçici kalp pili implantasyonu tekniğini başarıyla uyguladı. Koroner Yoğun Bakım’da ‘Vena Subklavya Ponksiyon’ tekniğini yerleştirdi.

1976-1978 yılları arasında, Güney Afrika Cape Town Üniversitesi Groote Schuur Hastanesi’nde, dünyada ilk kez kalp nakli ameliyatını gerçekleştirmiş olan Christian Barnarnd‘ın ekibinde çalıştı. “Cardiac Registrar” Cape Town Üniversitesi, Groote Schuur Hastanesi Kardioloji Bölümünde, Judkins’in asistanı olarak koroner anjiografi ve hemodinamik eğitim. Kalp transplantasyonu yapılmış olan çift kalbli hastalarda hemodinamik ve anjiografik çalışma ile Doçentlik tezini kalp nakli yapılmış hastalar üzerinde gerçekleştirdi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde 1979 yılında doçent oldu. 1979 yılında Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü kurucularından olan, öğretim üyesi Ali Başak Karatay ile evlendi.

1986 yılına kadar İstanbul Üniversitesi Kardioloji Enstitüsü, Haseki hastanesinde Kardiolog olarak çalıştı.

1987 yılında eşinin Syracuse Üniversitesi’nde, matematik felsefesi çalışmaları nedeniyle, ABD’de New York eyaletinde bulunan ve bir üniversite şehri olan Syracuse’a gittiler. Kardiyolog olarak New York State Universitesi Health and Science Tıp Fakültesi, kardiovasküler araştırma laboratuvarında kıdemli şef olarak birçok bilimsel araştırma yürüttü. Çalışmaları tıp dergilerinde yayımlandı. Çeşitli toplantılarda konferanslar verdi.

İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü’nde, Cape Town’da eğitimini görmüş olduğu (şu anda ülkemizde yaygın bir şekilde uygulanmakta olan) ‘femoral arter’ yolu kullanılarak yapılan koroner anjiyografi tekniğini (Judgkin tekniği) yine ilk kez ülkedi. 1987-1995 yılları arasında State University of New York Health Science’de kalp hastalıkları alanlarında araştırmalar yaptı. State University of New York Health and Science Center, Medical Department of Medicine-Cardiovascular Research laboratuarında ‘Senior Research Scientist’ olarak araştırma yapma ve yürütme. (650 adet farenin sol koroner arterini bağlıyarak akut iskemi-infarktüs geliştirerek aritmiler üzerine ilaç ve reperfüzyonun etkilerini incelemek, ayrıca 86 domuzda kalp tamponadı yaparak hemodinamik ve EKG çalışması yaptı.

1998 yılında İstanbul Üniversitesi Kardioloji Enstitüsü, Haseki hastanesinde İç ve Kalp Hastalıkları alanında Profesör oldu.

1996-1997 yıllarında 13 ay süre ile, Gaziantep’te Sani KONUKOĞLU Tıp Merkezi’nin kuruluşunda ve 1997-1999 yılları arasında İstanbul’daki bir özel hastanede, ‘koroner yoğun bakım’, hemodinami, non-invasif ve ‘koroner anjiyografi laboratuvarları’nı kurdu. Bu hastanelerde koroner by-pass ameliyatlarının ilk kez yapılmasının başlatılmasını sağladı.

1997-2002 yılları arasında Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2002-2006 yılları arasında da Kadir Has Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak görev yaptı. 2002 yılında kardiyoloji alanında yaptığı çalışmalardan dolayı ‘European Cardiologist’ Avrupa kardiologu diplomasını aldı.

2006-2010 yılları arasında Türkiye’de ilk ve tek sağlık üniversitesi olan İstanbul Bilim Üniversitesi’nde rektörlük yaptı. 2002-2012 yılları arasında İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Ana Bilim Dalları’nda öğretim üyesi olarak çalıştı. Halen 2012 yılından beri de Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi‘nde İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Profesörü olarak çalışmaktadır.

Kolesterole Kuşkuyla Bakanların Uluslararası Ağı (The International Network Of Cholini Konseyi üyesidir. Bu oluşumlardaki diğer üyeler ile sürekli bilgi alışverişinde bulunmakta ve tartışmalara aktif olarak katılmaktadır.

Profesör Canan Karatay‘ın British Heart Journal, Cardiovascular Research, American Journal of Emergency Medicine, Europace, British Journal of Nutrition ve Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi gibi yerli ve yabancı birçok bilimsel dergide çalışmaları yayınlanmıştır.

Canan (Efendigil) Karatay, 1979 yılından beri öğretim üyesi Ali Başak Karatay ile evlidir. Mehmet Rahmi Karatay (d.1983) adında bir oğlu vardır.

Hormonların salgılanma sürelerine göre vücudu izleyen Canan Karatay birçok diyet programı ile kendi teorisini geliştirmiştir. Bilinenin aksine Canan Karatay zayıflamak için sadece iki öğün yenmesini önermektedir. Vücudun ikiden fazla yemekle kilo alacağını söylemektedir. Kişinin kilo vermesi için en az 5 saat aç durup yemek yememiş olması gerektiğini söylemektedir.

Kişinin 5 saatlik açlık sonunda vücudunun leptin hormonu üretmesi metabolizmanın çalışmasını sağlamaktadır. Leptin hormonu vücudun ihtiyacı olan yakıtın kullanılmasını sağlayan bir hormondur. Leptin hormonu salgılandığı sürece vücutta yağ yakımına devam edecektir. Protein alımı arttırılıp karbonhidrat alımı azaltıldığı zaman vücut otomatik olarak depolanmış yağlardan kullanıldığını ve tekrar alınmamak üzere kiloların gittiği Canan Karatay tarafından keşfedilmiştir.

Karatay’ın ortaya koyduğu gebelikte şeker yüklemesi testinin zararlı olduğu, D vitamininin diyabet hastalığından koruduğu, çocuklara Türk kahvesi içilmesinin yararlı olduğu gibi tıbbi tavsiyeler medyada tartışma konusu olmuş, Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği şeker yüklemesi ile ilgili beyanatları nedeniyle Karatay hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuş, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi ile İstanbul Tabipler Odası’na tıbbi deontolojli ve hekimlik meslek etiğini ihlal ettiği gerekçesiyle şikayet etmiştir. Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu bu konularda açıklama yaparak Karatay’ın beyanatlarının aksini savunmuştur. Suçlamalar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından takipsizlik kararı verilmiştir.

Yayınladığı Kitapları

Bilimsel Kuruluşlara Üyelikler